Avrupa Birliği siber gözetleme ürünlerinin baskıcı rejimlere satışını kısıtladı

Avrupa Konseyi ve Parlamento müzakerecileri, siber gözetim mallarının insan haklarını baskı altına alan dünya çapındaki rejimlere satışını kısıtlayan yeni ihracat kuralları imzaladı.

Parlamento ve Konsey müzakerecileri, “biyometri verileri dahil olmak üzere verileri izleyerek, çıkararak, toplayarak veya analiz ederek gerçek kişilerin gizli gözetimine” izin veren siber gözetim mallarının yeni ihracat kısıtlamalarına girmesi gerektiği konusunda anlaştılar. Bununla birlikte, 9 Kasım Pazartesi akşamı aracılık edilen sözde çift kullanımlı mallar (dual-use goods) hakkındaki yönetmelik metni, yeni kısıtlamaların yüz tanıma teknolojileri gibi ürünlerin ihracatını içerip içermeyeceğine karar vermeyi üye devletlere bırakıyor.

Bu tip ürünlerün, totaliter rejimle yönetilen bazı ülkelerde insan haklarının kısıtlanması amacı ile halihazırda kullanılmakta olduğu belirtildi. Bu ürünlerin insan hakları ihlallerinin meydana geldiğine karar verilen AB dışındaki ülkere gönderilmeleri halinde, gereken ihracat lisansının verilmemesi kararı alındı. Ayrıca yönetmelik, siber gözetim öğelerinin ihracatı ile ilgili olarak üye ülkeler arasında daha iyi bilgi alışverişine izin veren AB düzeyinde bir koordinasyon mekanizması da içerecek.

2016 yılından beri tartışılan teklif görüşmelerine Ekim 2019’da başlanmıştı. Sonraki süreçte AB’den ihraç edilen siber gözetim ve casusluk ürünlerinin yarısının üretildiği Almanya tasarıya karşı çıkmıştı. Alman menşeli Finfisher şirketi merkezli skandaldan sonra teklif yine Almanya’nın çabaları ile kabul edilerek yönetmelik haline getirildi. Finfisher şirket ürünlerinden Finspy adlı casus yazılmın Türkiye’de öldürülen gazeteci Cemal Kaşıkçı ve 2017 yılında yapılan adalet yürüyüşü katılımcıları üzerinde kullanıldığı iddia edilmiş, iddiaları inceleyen Alman savcılığı Finfisher hakkında soruşturma başlatarak şirket merkezine baskın düzenlemişti.

Almanya’daki savcılık soruşturması sonucu, FinFisher’in izinsiz olarak Türk hükümetine ürün satıp satmadığı iddiaları açıklığa kavuşacak. Türk hükümeti adına açıklama yapan Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan, “Satın aldığımız veya gayriresmi alıp da kullandığımız hiçbir yazılım söz konusu olamaz” yorumu ile casus yazılımın CHP’nin izlenmesi için kullanıldığı iddialarını yalanlamıştı. 2015 yılında İtalyan Hacking Team firmasının hacklenmesi ile, benzer casus uygulamalarının Emniyet Genel Müdürlüğü’nce 2011 Haziran-2014 Kasım arasındaki dönemde 440 bin dolar ödeyerek satın alındığı ortaya çıkmış, satın alma işlemlerini yapan Emniyet Müdürü, polisler ve kullanılan aracı şirket ise FETÖ ile ilişkilendirilmişti. Benzer casus yazılımların daha önce, OdaTV’den ele geçirilen bilgisayarlarda da kullanıldığı ortaya çıkmıştı.

Adı geçen Finspy adlı ürün, akıllı telefon uygulamalarına gizlice yerleştirilerek cihazda bulunan kişisel verilere engelsiz erişim sağlaması ile biliniyor.

Kaynak: EURAKTIV