İnsan Haber – ByLock mağdurlarının sayısı artıyor! Mağduriyet nasıl giderilecek?

15 Temmuz 2016’da darbe girişimini gerçekleştirmekle suçlanan “Fetullahçı Terör Örgütü” (FETÖ) ile bağlantılı davalarda ByLock kullanılan delillerin başında geliyor.

Şifreli bir mesajlaşma uygulaması olan ByLock, Yargıtay tarafından “FETÖ üyeliği” için delil olarak sayılıyor.Yargıtay bu konuyla ilgili en son yaptığı gerekçeli açıklamada ByLock’un ‘kullanılması ve/veya kullanılmak üzere elektronik/mobil cihazlara yüklenmesi, suçun işlenmesine somut olayın koşullarına göre kuvvetli belirti’ olarak yer aldı. Ancak ByLock’u telefonuna indirmediği halde adının “FETÖ şüpheli listesinde” olduğunu öne süren çok kişi var. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), ByLock kullandığı öne sürülen 102 bin kişilik bir liste hazırlayarak savcılıklara iletmişti. Ancak bu listeden yola çıkarak gözaltına alınan, tutuklanan ya da hakkında dava açılan çok sayıda kişi bu uygulamayı yüklemediğini ve kullanmadığını söylüyor.

ByLock mağdurları adına kurulan hesaplar bir yana hakkında dava açılan çok sayıda kişi, adli bilişim mühendisi ve adli bilirkişi olan Tuncay Beşikçi‘ye yaşadıklarını iletiyor. Beşikçi, kendini ise bu konuyu mağduriyetleri gidermek adına araştırmalar yapan gönüllü olarak bir uzman olarak tanımlıyor. Middlesex Üniversitesi Adli Bilişim Mühendisliği bölümünden birincilikle mezun olan Beşikçi, bu konuya nasıl el attıklarını şu şekilde açıklıyor:

“Cumhuriyet Gazetesi davasında yargılanan Yusuf Emre İper’in telefonunda yapılan inceleme bize ByLock listelerinde hatalar olabileceğini, uygulamayı kurmamış ve kullanmamış insanların da başka uygulamaların üzerinden bu listelere dahil olabileceğini gösterdi. “Bunun üzerine, benzer durumda çok sayıda mağdur olabileceğini düşünerek kayıtsız kalamadık, birkaç Adli Bilişim uzmanı ve avukat insiyatif alarak konuyu araştırmaya başladık. Mağdur olduğunu düşünen insanlarla irtibata geçip cep telefonlarını inceliyoruz, verileri toplayıp analiz ediyoruz. Sonuçları devletin ilgili makamları ile paylaşıyoruz. Amacımız bu veriyi kullanarak, devletin de desteğiyle mağduriyetleri gidermek ve suçluyla suçsuzları ayırmaktır.”

Namaz ve kıble uygulamaları
“Araştırmalarımız özellikle 2014 yılının Ağustos ve Kasım ayları arasında, FETÖ mensubu kişiler tarafından geliştirildiğini tespit ettiğimiz Freezy adlı müzik dinleme uygulaması ile kıble yönünü ve namaz vakitlerini gösteren bazı diğer uygulamaları da kullananları bylock.net adresine yönlendirdiğini gösterdi. “Bu olay adı geçen farklı uygulamaları kullananların operatör kayıtlarına ByLock’un IP adresinin yansımasına neden oldu. Son ByLock listesi de operatör kayıtları baz alınarak oluşturulduğundan farklı telefon uygulamalarını kullanan bu kişiler şüpheli veya sanık konumuna düştüler.”

‘Sunucu bilgisayarlar yurt dışında’
Ancak Beşikçi burada önemli bir ayrıma işaret ediyor. ByLock’un ‘FETÖ tarafından iletişim amacıyla geliştirildiğinin ve kullanıldığının kesin olduğunu’ belirten Beşikçi, uygulamanın bilinçsiz olarak indirilemeyeceğini vurgulayarak yaşanan mağduriyetlerin başka uygulamalardan kaynaklandığını söylüyor:

“Bizim çalışmamız ByLock indirip kullananları kapsamıyor, biz FETÖ’nün geliştirdiği farklı uygulamaları kullanarak farkında olmadan ByLock listelerine girmiş mağdurları tespit etmeye çalışıyoruz, bulgularımızı da ilgili makamlarla paylaşıyoruz.”

Beşikçi’ye göre teknik olarak incelemenin zor olduğu bu mağduriyetler ‘FETÖ kumpasından’ kaynaklanıyor:
“Yeni bir FETÖ kumpası olarak nitelendirilebilecek bu olayda kullanılan sunucu bilgisayarlar yurt dışındaydı ve artık aktif değillerdi, kullanılan telefonların büyük bölümü satılmış, bozulmuş veya fabrika ayarlarına döndürülmüştü.

“Ayrıca BTK’da (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) tutulan IP trafik verilerine ulaşamıyorduk. Buna rağmen mağdurlardan tek tek topladığımız telefon ve telefon imajlarını inceledik, silinmiş verileri kurtardık, yine tek tek topladığımız trafik verilerini birleştirerek analiz ettik, ayrıca adı geçen uygulamaların kaynak kodlarını inceleyerek simüle ettik, sonuçta 2 ayrı davada tam olarak ne olduğunu Adli Bilişim uzmanı meslektaşım Koray Peksayar ile birlikte bilimsel olarak ortaya koyup raporladık.”

Kaynak: İnsan Haber